1 Aralık 2014 Pazartesi

Aralık

 Kara kış yüzünü göstermeye başladı. Ağaçlar yapraklarını çoktan döktü, sert rüzgarlar hissediliyor, gündüz kendini geceye teslim ediyor ve bizler yine zamanın ne kadar çabuk geçtiğini düşünüp hayıflanmaya başlıyoruz. 


 Daha geçen kara kışları unutmamışken yenisini eklemeye başlıyoruz belleklerimize. Hâl böyle olunca korkuyoruz biraz da sona yaklaşırken. Zaman, düşmanımız oluyor kışın. Düşündürtüyor soğuk yağmurlar ve fısıldayan rüzgarlar yaptıklarımızı ve yapmaya niyetli olduklarımızı. Pişmanlıklarımız, acılarımız... Hele onlar yok mu? Gün yüzüne çıkıyor sanki yağan kar ile birlikte. 

 İçimize kapanıyor, yorganın altında saklıyoruz umutlarımızı. Kapatıyoruz kapılarımızı cümle âleme. Bir maske takıyoruz yüzümüze, maskenin ardında hesaplaşıyoruz kendimizle ayaz gecelerde. Bazen gözyaşlarımız buz, sesimiz uğultu, rüyalarımız sis oluyor. Ama büyük bir dalga, kuvvetli bir rüzgar kendimize getiriyor bizi. 


Seviyorum tüm karamsarlığına rağmen kışı. Biliyorum ki akabinde bahar gelecek. Biliyorum ki her sıkıntının sonu ferahlık olacak ve biliyorum ki her son bir başlangıcın habercisi.

Her zaman kış olmalı ki, Umudumuz olsun gelecek baharlara. 

Hoşgeldin
 Aralık



6 yorum:

  1. nefret ediyorum ben soğuktan, kıştan, karamsar havalardan. kış uykusuna yatması gereken ayılar gibiyim resmen.

    YanıtlaSil
  2. sankı cok sevdıgım bır yazarın en ıclı satırlarını okuyormus gıbı hıssettım kendımı... benı uzaklara goturecek bır yazı yazmıssın yüregine saglık :)

    YanıtlaSil
  3. Doğanın her yıl gerçekleştirdiği bu inanılmaz döngü biz insanlara örnek alınması gereken bir ders aslında. Kışın tüm şiddeti ve soğukluğu, renklerden yoksunluğu biliriz ki ilkbaharla birleşecek ve yavaş yavaş sona erecek, o kupkuru dallar yeşerecek, çiçekler açmaya başlayacak.Dört bir taraf hızla can bulmaya başlayacak...

    Şiirsel bir dille yazdığınız blogunuzu çok sevdim. Yüreğinize sağlık.
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  4. Cok tesekkur ederim gercekten. Sevgiler :)

    YanıtlaSil